AB seçimlerine ilişkin yapılan araştırmada seçmenlerin en çok iklim değişikliği ve göç konusunda kaygılı olduğu ortaya çıktı. Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR), bu iki konunun seçmenleri Haziran ayında yapılacak AB Parlamentosu seçimleri için sandık başına gitme konusunda özellikle motive ettiğini tespit etti.
Çalışma, Avusturya hariç on bir Avrupa ülkesindeki insanlarla anket yaptı ve seçmenlerin çoğunluğunun (73,6 milyon) korona salgınını, gelecekleri üzerinde en önemli etkiye sahip kriz olarak gördüğünü ortaya çıkardı. Ancak, Avrupa çapında seçmenleri en çok harekete geçiren konu iklim değişikliğidir; AB’deki 73,5 milyon seçmen, seçimlerde oy kullanmanın ana nedenlerinden biri olarak iklimin korunmasını belirtmektedir.
Göç aynı zamanda Avrupalı seçmenleri de sandık başına yönlendiriyor; AB genelindeki sağcı ve sağcı popülist partiler bu endişeden yararlanıyor. Ayrıca genç ve yaşlı seçmenler arasında da önemli bir fark var; genç seçmenler iklim değişikliği konusunda daha fazla kaygılıyken, yaşlı seçmenler yasadışı göç konusunda daha fazla kaygılı.
Göçmenlik tartışması Avrupa ülkelerinde farklı roller oynuyor; Almanya’da seçmenler için göç en önemli konuyken, Avusturya’da enflasyon seçmenler için daha önemli bir endişe kaynağı. Araştırmanın yazarları, hem iklim aktivistlerinin hem de göç şüphecilerinin “yok olma korkusu” tarafından yönlendirildiğini belirtiyor.
Korona krizinin yanı sıra, 2008’deki Euro mali krizinin ve özellikle Doğu Avrupa ülkelerindeki Ukrayna savaşının artçı şokları da bu yılın diğer önemli seçim konuları arasında yer alıyor.
Avusturya, AB konusunda en şüpheci ülkelerden biri olarak görülmesine rağmen, 2019 AB seçimlerine Avusturyalıların yüzde 59,8’i gibi yüksek bir katılım gerçekleşti. AB’nin Avusturya büyükelçisi Martin Selmayr, Avusturyalıların AB’nin eylemleri hakkında homurdansalar da yüzde 66’sının Avusturya’nın AB üyesi olarak kalması gerektiğine katıldığını belirtti.
