The Legacy of Henry Kissinger: A Century of American Foreign Policy

The Legacy of Henry Kissinger: A Century of American Foreign Policy

Henry Kissinger, 27 Mayıs 1923’te Almanya’nın Furth kentinde Yahudi asıllı olarak dünyaya geldi. 1938’de Nazilerin zulmünden kaçmak için ailesiyle birlikte kaçtı ve New York’a yerleşti. New York’a vardığında sabahları işçi olarak çalışırken önce liseye, ardından akşam üniversite kurslarına katıldı. 1943’te askere alındı, Almanca bilgisi ve istihbaratıyla tanındı ve askeri istihbaratın karşı casusluk bölümüne atandı.

Savaştan sonra Kissinger çalışmalarına geri döndü ve 1950’de Harvard’dan siyaset bilimi diplomasıyla mezun oldu. Daha sonra 1954’te Viyana Kongresi üzerine yazdığı tezle doktorasını aldı. Harvard’da profesör olarak kaldı ve Dışişleri Bakanlığı, araştırma merkezleri ve düşünce kuruluşları da dahil olmak üzere çeşitli kurumlarda danışman olarak çalışmaya başladı.

Kissinger’ın ilk siyasi bağlılığı 1960 yılında Nelson Rockefeller’ın başkanlık kampanyasının dış politika danışmanı olduğunda gerçekleşti. Daha sonra Ulusal Güvenlik Danışmanı ve ardından Dışişleri Bakanı olarak birlikte çalıştığı Richard Nixon ile ilk kez bu yıllarda tanıştı. 1969’dan 1977’ye kadar ABD dış politikasında baskın bir rol oynadı.

Kissinger’ın Realpolitik ve yumuşama ilkeleri, Sovyetler Birliği ile gerilimin azalmasına ve Tuz ve ABM anlaşmalarının imzalanmasına yol açtı. Ayrıca Çin’de diplomatik atılımlar yaptı ve Vietnam’da ateşkes için Paris anlaşmalarına yol açan müzakereleri başlattı.

Kissinger, Vietnam Savaşı’ndaki rolü nedeniyle Nobel Barış Ödülü’nü almasına rağmen, özellikle Latin Amerika’da darbeleri ve askeri cuntaları desteklediği için eleştirilere maruz kaldı. Gazeteciler onu savaş suçları ve uluslararası hukuku ihlal etmekle suçladılar ve onu “olağanüstü bir hafızaya sahip fantastik bir yalancı” olarak nitelendirdiler.

Kissinger’ın kariyeri boyunca Amerikan dış politikası üzerinde hem başarıları hem de tartışmaları açısından önemli bir etkisi oldu.

Bir yanıt yazın