Bağımsız bir Filistin devletinin kurulması, yaşayabilir bir Filistin ekonomisini gerektirir. Ancak Batı Şeria’daki İsrail yerleşimlerinin varlığı, Doğu Kudüs’ün eko-demografik boğulması ve Gazze’nin yıkımı göz önüne alındığında bu koşulun karşılanması imkansızdır. Gazze’deki son savaş, bölgenin sorunlarına tek uygulanabilir çözümün iki devletin, İsrail ve Filistin’in yan yana barış içinde yaşaması olduğu yönündeki fikir birliğini paramparça etmiş olabilir. Ancak diğerleri tanık olduğumuz dehşetin aslında bu amacın yeniden canlanmasına yol açabileceğini öne sürüyor.
Amerikalı, Filistinli ve Arap yetkililerin son açıklamaları Gazze’deki savaşın ardından ortaya çıkan iki devletli çözümün önemini vurguladı. Bu yenilenen ilgi ironiktir, zira Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) 1988 tarihli “Bağımsızlık Bildirgesi”nin Kasım ayındaki anma törenine denk gelmektedir. Bu dönemde, en radikalleri de dahil olmak üzere tüm Filistinli gruplar, Filistin’in bölünmesini ve İsrail’in 1967 öncesi sınırları içerisinde fiili varlığını kabul etti.
Kayıtlı bir kullanıcı olarak her ay daha fazla PS içeriğinin keyfini ücretsiz olarak çıkarabilirsiniz. Okumaya devam etmek için hemen kaydolun. PS’nin sunduğu her şeye sınırsız erişim için şimdi abone olun. Abone. Zaten hesabınız var mı? Giriş yapmak.
