Almanya'daki suç oranları artmaya devam etti ve 2023 suç raporu bu artışı büyük ölçüde göçe bağladı. Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser bu bağlantıyı kabul ederek Almanya'daki suçlu göçmenlerle ilgili tartışmada önemli bir döneme işaret etti. Faeser, Berlin'de düzenlediği basın toplantısında, daha önceki yıllarda yapmadığı bir açıklamayı yaparak, yasadışı göçün suç artışına katkıda bulunduğunu itiraf etti.
Son suç raporu, Almanya'da 2,25 milyon şüpheli tarafından toplam 5,95 milyon suçun işlendiğini ortaya koydu; bu rakam son yedi yılın en yüksek rakamı. Toplam suçlu sayısının %41'ini oluşturan göçmen oranının yüksek olması özellikle dikkat çekicidir. Bu göçmen suçluların çoğu genç, erkek, fakir, eğitimsiz ve ağırlıklı olarak Müslüman ülkelerden gelen kişilerdi.
Faeser, Almanya'nın dünyanın en güvenli ülkelerinden biri olmayı sürdürdüğünü vurguladı ancak aynı zamanda şiddet içeren suçlarda artış, polis memurlarına yönelik saldırılar ve gençlik suçlarında artış gibi eğilimlere de dikkat çekti. Suçlara karışan Alman olmayan şüphelilerin sayısının giderek artması sorununu vurguladı ve suçlu göçmenlerin tutarlı bir şekilde sınır dışı edilmesi ihtiyacını vurguladı. Ancak Faeser, bürokratik engeller ve yetersiz yasal çerçeveler nedeniyle suçluların sınır dışı edilmesinde zorluklar olduğunu kabul etti.
Suçtaki artış aynı zamanda genç şüphelilere de atfedildi ve suç faaliyetlerine karışan çocuk ve gençlerin sayısında önemli bir artış oldu. Federal Kriminal Polis Ofisi, Mağrip eyaletleri gibi belirli bölgelerden gelen göçmenlerin ciddi suçlular arasında orantısız bir şekilde temsil edildiğini doğruladı. Göçmenlerin daha iyi entegrasyonu ve daha sıkı sınır dışı etme önlemlerine duyulan ihtiyaç, soruna yönelik potansiyel çözümler olarak tartışıldı.
Faeser ve diğer yetkililer durumun karmaşıklığının farkında olsalar da, özellikle göçmen nüfus arasında suça karşı önlem almanın önemini yinelediler. Almanya'da suçlu göçmenlerle ilgili tartışma, kamu emniyeti ve güvenliğinin sağlanması için daha sıkı önlemler alınması yönündeki çağrılarla birlikte tartışmalı bir konu olmaya devam ediyor.
