Japon Uzay Ajansı Yeni H3 Roketiyle Kârlı Fırlatma İşi Kurmayı Hedefliyor

Japon Uzay Ajansı Yeni H3 Roketiyle Kârlı Fırlatma İşi Kurmayı Hedefliyor

TOBISHIMA, Japonya (AP) — Yeni H3 roketlerinin geçen ayki başarılı ilk uçuşunun ardından, Japonya’nın uzay ajansı ve ana yüklenicisi, Space X’in giderek hakim olduğu bir endüstride karlı bir fırlatma işi potansiyeli konusunda iyimser. Japonya Havacılık ve Uzay Araştırma Ajansı ( JAXA) ve Mitsubishi Heavy Industries (MHI), yüksek başarı oranına sahip olan ancak yüksek fırlatma maliyetleri nedeniyle daha az rekabetçi olan, kullanımdan kaldırılan H-2A roketinin yerine H3 üzerinde çalışıyor.

MHI’nın H3 roket proje yöneticisi Mayuki Niitsu, iletişim, gözlem ve güvenlik uydularına yönelik artan talebi karşılamak için yılda en az altı fırlatma planlarını duyurdu. Ticari pazardaki mevcut roket kıtlığını ve H3’ün Space X’e alternatif sağlama potansiyelini vurguladı.

Geçen yılki başarısız lansmanın ardından, H3 roketi başarılı bir şekilde yörüngeye ulaştı ve 17 Şubat’ta iki küçük gözlem uydusunu serbest bıraktı. Mitsubishi Heavy, H3’ü finansal açıdan uygun hale getirme umuduyla H3’ün üretimini ve fırlatılmasını JAXA’dan devralmayı hedefliyor.

H3’ün birinci ve ikinci aşamaları, ana motorlar ve kaporta ile son montaj için Tanegashima Uzay Merkezi’ne nakledilmeden önce medyaya gösterildi. Roket tamamlandığında 57 metre uzunluğunda olacak ve yarı fırlatma maliyetiyle H-2A’dan daha büyük yükleri taşıyacak şekilde tasarlanacak ve bu da onu küresel olarak daha rekabetçi hale getirecek.

H3’ün mevcut lansman maliyeti hala pahalı kabul edilirken, MHI yetkilileri yaklaşık bir düzine lansmandan sonra daha iyi fiyat rekabeti elde edebileceklerine inanıyor. Niitsu, sektörde rekabetçi kalabilmek için esnek lansman programları sağlamanın ve müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamanın önemini vurguladı.

Ocak ayında, bir H-2A roketi bir casus uyduyu başarılı bir şekilde yörüngeye yerleştirdi ve JAXA’nın SLIM insansız uzay aracı, kısa bir süre sonra dünyanın ilk “kesin belirlemeli” aya inişini gerçekleştirdi. Bu başarılar Japonya’nın rekabetçi uzay endüstrisindeki yerini daha da sağlamlaştırdı.

Bir yanıt yazın