Growing Resistance to Biden’s Israel Policy in the US – Could Impact Presidential Election Results

Yakın zamanda yapılan bir ankette gençlerin yarısının İsrail’e silah yardımına karşı çıktığı ortaya çıktı. Bu, özellikle yaklaşık bir yıl sonra yapılacak başkanlık seçimlerine hazırlanan Başkan Joe Biden için endişe verici. Biden, selefi Donald Trump’ın İsrail yanlısı politikasını hem söylemleriyle hem de İsrail’e silah yardımı sağlayarak sürdürdü. Ancak bu politika, yanlış tarafta olduğuna inanan gençler ve etnik azınlık seçmenlerinden önemli eleştiriler aldı.

En önemli çekişme noktalarından biri Gazze Şeridi’nde İsrail ile Hamas arasında devam eden çatışmadır. Biden, Hamas hedeflerine yönelik ağır bombardıman da dahil olmak üzere İsrail’in eylemlerini destekledi. ABD’deki birçok potansiyel Demokrat seçmen, dikkatlerini Filistinlilerin acılarına çeviriyor ve derhal ateşkes talep ediyor. Ancak Biden yönetimi ateşkes için baskı yapmadı, yalnızca “insani duraklamalar” çağrısında bulundu. Biden’ın İsrail yanlısı politikasına karşı bu direniş o kadar güçlü ki, Gazze savaşı devam ederse potansiyel olarak onun yeniden seçilme şansını tehdit edebilir.

Quinnipiac Üniversitesi’nin yakın zamanda yaptığı bir araştırmaya göre, 18-34 yaş arası Amerikalıların yüzde 51’i İsrail’e silah yardımına karşı çıkarken, yüzde 39’u destekliyor. Bu muhalefet sadece genç kuşakla sınırlı değil, Kongre’ye de yansıdı. Tamamı etnik azınlıklardan olan 18 temsilci, çatışmalarda ateşkes talep etti. Bu temsilcilerden biri olan Bonnie Watson Coleman, kararlarının kendi acı, sömürü ve zulüm deneyimlerinin yanı sıra atalarıyla olan tarihsel bağlarından kaynaklandığını açıkladı.

Gençler ve azınlıklar geleneksel olarak güvenilir Demokrat seçmenlerdir. 2020 seçimlerinde Biden, 30 yaş altı oyların çoğunluğunun yanı sıra siyah ve Latin seçmenlerin büyük çoğunluğunun desteğini kazandı. Pek çok kişi Filistin’in durumunu ABD’deki Black Lives Matter mücadelesine, baskıya karşı mücadeleye benzetiyor. Bu, İsrail destekçileri ile ABD’deki Filistin destekçileri arasında oldukça gergin ve saldırgan bir söylem yarattı.

Bireyleri karalamak veya onlara zarar vermek amacıyla kişisel bilgilerin toplandığı ve yayınlandığı doxing vakaları olmuştur. Örneğin, üniversite kampüslerinde İsrail aleyhinde yazı yazan öğrencilerin isimlerinin ve resimlerinin bulunduğu kamyonlar görüldü ve Wall Street bankacılığında çalışan bazı yöneticiler, İsrail’i kınayan öğrencilerin isimlerinin yer aldığı bir liste talep etti. Bu korkutma taktiği İsrail’i eleştiren sesleri susturmayı amaçlıyor.

ABD’de İsrail’in Gazze savaşındaki eylemlerine ilişkin görüşler değişmeye başladı. Bir anket, ankete katılanların yüzde 41’inin artık İsrail’i Filistinlilerden daha fazla desteklediğini gösterdi; bu oran bir hafta önceki yüzde 48’di. Ancak hala Filistinlilerden yana olan yüzde 13 gibi önemli bir oran var. Biden’ın önemli eyaletlerde dar bir farkla kazandığı 2020 seçimlerinde görüldüğü gibi, görüşlerdeki küçük değişiklikler seçimlerde önemli bir etkiye sahip olabilir.

Biden’ın İsrail yanlısı politikası ve Gazze’deki durumu ele alış biçimi, yeniden seçilme şansını ciddi şekilde etkileyebilir. Güvenilir Demokrat seçmenler olan genç nesil ve azınlık toplulukları, Biden’ın İsrail’e yönelik tutumundan memnun olmadıkları takdirde desteklemekten kaçınabilirler. Ayrıca Biden’ın yaşı ve ara sıra kamuoyuna çıkmasıyla ilgili endişelerin yanı sıra ekonomi politikasından duyulan memnuniyetsizlik de var. Gallup anketi, artık Amerikalıların yalnızca yüzde 37’sinin Biden’ı desteklediğini gösterdi; bu, görev süresinin başlangıcından bu yana en düşük rakam.

İsrail ve Filistin meselesinin Amerikan siyasetinde hassas ve bölücü bir mesele olduğu açıktır. Başkanlar genellikle İsrail yanlısı bir politika izlediler ve kısmen güçlü “İsrail lobisinden” etkilendiler. Ancak Barack Obama’nın özellikle İran ve İsrail’in yerleşim politikası konusunda İsrail’e karşı daha eleştirel bir duruş sergilemesi gibi bazı farklılıklar da mevcut. Trump ise ABD büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınması da dahil olmak üzere İsrail’i ve Amerikalı dostlarını mutlu etmek için çaba gösterdi.

Sonuç olarak, Biden’ın İsrail yanlısı politikası ABD’deki gençlerin ve etnik azınlık seçmenlerinin ciddi muhalefetiyle karşı karşıya kalıyor. İsrail ile Hamas arasında devam eden çatışma bu konuyu ön plana çıkardı; pek çok kişi ateşkes çağrısında bulundu ve Filistinlilerin çektiği acılarla ilgili endişelerini dile getirdi. Bu tartışmanın sonucu, Biden’ın yeniden seçilme şansının yanı sıra İsrail ve ABD’deki Filistin çatışmasını çevreleyen daha geniş söylem üzerinde de etkiler yaratabilir.

Bir yanıt yazın