İyiyim, teşekkür ederim. Ya da en azından ben buna inanıyorum. Önemli bir hastalığım yok, ortalama kilodayım ve son diz muayenemde eklemlerimin iyi durumda olduğu görüldü. Kan basıncım normal ve her zaman başarılı olamasam da düzenli olarak egzersiz yapmaya çalışıyorum. Ancak inatçı bir öksürükle uğraşıyorum ve kendimi fiziksel olarak güçlü hissetmiyorum. Ayrıca ailemin meme kanseri öyküsünü de göz önünde bulundurursak, 40 yaşıma girdiğim için muhtemelen mamografi çektirmeliyim.
“Büyük doğum günüm” yaklaşırken, sağlıklı olmanın gerçekte ne anlama geldiğini ve sağlığımızı nasıl doğru bir şekilde belirleyebileceğimizi sorguluyorum. Bunu çözmek için köklü bir yöntem olacağını varsaydım. Ancak araştırmam bunun aslında cevaplanması zor bir soru olduğunu ortaya çıkardı.
Bu zorluk kısmen, vücut kitle indeksi (BMI) gibi güvendiğimiz ölçümlerin çoğunun hatalı olduğunu artık bildiğimiz için ortaya çıkıyor. Mikrobiyom ve bağışıklık sistemi hakkında da karmaşık konuları olan yeni keşifler var. Bu bilgiler, sağlığın daha iyi bir ölçüsünü sağladığını iddia eden çeşitli testlerin geliştirilmesine yol açtı. Bu testler bağırsak bakterilerini ve metabolitlerini incelemekten “bağışıklık derecesi” sağlamaya kadar uzanır. Peki kapsamlı bir sağlık kontrolü için bu yeni testlerden hangisine güvenmeliyim?
Peki sağlıklı olmak gerçekten ne anlama geliyor? Kişisel sağlık tanımınız muhtemelen aşağıdakilerle uyumludur:
